5. Uluslararası Terapötik Beslenme ve Anti-Aging Kongresi, “sağlıklı uzun yaşam” temasıyla bilim insanlarını bir araya getirecek.

Kongre, sağlıklı yaşam ve beslenmenin önemi üzerine önemli bir platform sundu. Dr. Asuman Kaplan Algın, yaptığı açıklamada, modern toplumda beslenmenin yalnızca tüketim alışkanlıklarıyla sınırlı kalmadığını, bunun yanında bir tedavi aracı olarak da değerlendirilebileceğini vurguladı. Özellikle diyabet, obezite gibi kronik hastalıkların artışı, beslenmenin sağlık politikalarında daha fazla yer almasını gerektiriyor. Algın'ın belirttiği gibi, terapötik beslenme yaklaşımları bağırsak mikrobiyomu, genetik etkiler ve enflamasyon gibi unsurlarla etkileşim içindedir. Bu durum, bireylerin sağlıklı bir yaşam sürdürebilmeleri için beslenmenin ne denli kritik bir rol oynadığına işaret ediyor. Kongrede yapılan konuşmalarda, “Longevity” kavramı üzerinden modern sağlık anlayışının tanımı yapıldı. Bugünün dünya sağlık politikasında sadece hastalıklarla mücadele değil, yaşam kalitesini artırmak da ön planda. Terapötik beslenme ve anti-aging yaşam tarzı uygulamaları, oksidatif stres ve insülin direnci gibi sorunları azaltarak bireylerin biyolojik yaşını yavaşlatma hedefini güdüyor. Dr. Algın’ın vurguladığı bilgi kirliliği konusunu ele almak, sağlık profesyonellerinin temel görevlerinden biri olmalıdır. Bu tür kongreler, doğru bilgiye ulaşmada önemli bir aracı oluyor. Ayrıca kongre öncesi ve sırasında sosyal medya etkinliğiyle geniş kitlelere ulaşmak, toplumda sağlıklı yaşam davranışlarını teşvik etmede büyük bir adım atılıyor. Sonuç olarak, bu tür organizasyonlar, hem bilim dünyası hem de halk için değerli katkılar sağlama potansiyeline sahiptir. Toplumun sağlıklı yaşlanma konusunda bilinçlenmesi, sağlığın korunması ve geliştirilmesi adına hayati bir rol oynarken, multidisipliner iş birliği de bu süreçte kilit nokta olmaktadır.