AB ve ABD Arasında Ticaret Görüşmeleri: Gümrük Vergileri Tartışmaları Sürüyor
Avrupa Birliği, ABD ile transatlantik ticaret savaşını önlemek amacıyla müzakereleri hızlandırmayı kabul etti ve daha dostane bir yaklaşım sergilemeye başladı. Avrupa Komisyonu sözcüsü Paula Pinho, Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen’in ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı telefon görüşmesinin ardından, “Müzakereler için yeni bir ivme kazanıldı” ifadelerini kullandı.
Hükümetler arasında süregelen ticaret müzakereleri çeşitli sorunları gündeme getirmiş olsa da, henüz kalıcı bir çözüm bulunmuş değil. Avrupa tarafı, ABD’nin taleplerinin belirsiz olduğunu ve Trump yönetiminin hangi çıkarları temsil ettiğini sorguluyor. Öte yandan, ABD, şirketlerin haksız yere hedef alındığını savunarak durumu eleştiriyor.
Trump, AB’ye %50 gümrük vergisi uygulama tarihini 9 Temmuz’a erteleyerek müzakere olanağı sağladı. Bu karar, AB’nin müzakereleri ağırdan alması üzerine geldi. Trump’ın 2 Haziran'dan itibaren geçerli olmasını istediği vergi oranı, AB Komisyonu’nun baskısı sonucu bir ay ertelendi.
Avrupa için ABD’ye yönelik ihracat kritik bir öneme sahip, zira yılda yaklaşık 600 milyar dolarlık bir ticaret gerçekleştirilmekte ve 250 milyar dolarlık bir dış ticaret fazlası sağlanmaktadır. Ancak bir yandan Çin ile olan ticarette ise 2024 hedeflerine göre 237 milyar dolarlık bir açık bekleniyor. AB’nin 2025 İlkbahar Ekonomik Raporu, mevcut gümrük vergisi oranlarının AB'nin GSYH’sini etkilemeyeceğini öngörüyor ancak Trump’ın yeni tarifeleri, bu hesaplamaları alt üst edebilir.
Trump’ın geçmişte uyguladığı vergi oranlarının değişkenliği, Avrupa ülkelerinde endişe yaratmaya devam ediyor. Özellikle Almanya, İtalya, Fransa ve İrlanda gibi ülkeler, bu durumdan etkilenmekte. Sektörel bazda ise makine ve otomotiv, kimyasallar ve yiyecek içecek gibi alanlar, ticaret savaşı tarafından asimetrik olarak olumsuz etkileniyor.
AB’nin ilaç satışları da ABD pazarında önemli bir yer tutmakta ve 2024’te 80 milyar euroyu aşması bekleniyor. Bu durum, yaşamsal önemdeki ilaçlara erişimde sorunlar doğurabilir. Açık cezaevleri ve tekel durumu endişeleri, özellikle sağlık sektörü ile ilişkili endişeleri artırıyor.
Bu kapsamda, Boeing ve Airbus gibi havacılık devleri, artan maliyet ve olası fiyat artışları karşısında rahatsızlık hissediyor. Otomotiv sektörü de, ABD’nin daha önce Birleşik Krallık’a yönelik vergileri %10’a indirmiş olması nedeniyle benzeri bir uzlaşmayı bekliyordu; ancak gelişmeler sektörde belirsizliğe yol açtı.
Fransız şampanyası ve İtalyan peynirleri gibi ürünler, AB’nin ihracatında büyük bir paya sahipken, ABD’den daha fazla tarife uygulanması ciddi kaygılara neden oluyor. Tarife artışlarının farklı sosyal kesimlere olan etkisi de dikkate alınmalı. ABD pazarında özellikle alt gelir grubunu etkileyen ürünler de artacak fiyatlarla karşılaşacak.
AB’nin sorunları sadece ticaretle sınırlı kalmıyor. Trump’ın NATO’ya yönelik açıklamaları, Avrupa’nın güvenliği açısından da tedirginlik yaratmakta ve devletlerin savunma harcamalarını artırmaya yöneltmekte. Bu bağlamda, Avrupa, askeri harcamalarını artırarak ekonomik durgunluğa karşı bir çözüm arayışında.
Sonuç olarak, Trump’ın sürekli değişkenlik gösteren gümrük vergisi kararları, küresel ekonomik dengeleri sarsmaya devam etmekte. Dünya nereye doğru gidecek? İşte bu kritik sorunun cevabı, müzakerelerde alınacak sonuçlarla belirlenecek. Öte yandan, Amerikan Merkez Bankası’nın liderlik değişimi piyasalarda yeni belirsizlikler yaratabilir; bu durum, yatırımcılar için önemli bir stratejik verimlilik gerektirebilir.
Tarafsızlık Analizi
Bu Makale Hakkında Önemli Sorular
