Beyin Sağlığı ve Beslenme: Doç. Dr. Süber Dikici'nin Açıklamaları

VM Medical Park Pendik Hastanesi'nden Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Süber Dikici, beyin sağlığının korunmasında beslenmenin kritik rolü üzerine önemli bilgiler paylaştı. Özellikle yaşlılık dönemine dair yapılan açıklamalar, toplumda yaşlı bireylerin karşılaştığı bilişsel sorunları ve bunları iyileştirme yollarını ele almaktadır. Doç. Dr. Dikici, prefrontal korteksin yaşlanma ile yıpranan ilk alan olduğunu vurgulayarak, bu bölgenin düşünsel davranışlarımız üzerindeki kontrolü ile bilişsel sorunların nedenleri arasında güçlü bir bağ kurmaktadır. Alzheimer ve damar sertliği gibi durumların, beyin sağlığını olumsuz etkileyen amiloid plaklar ve kan akışındaki azalmalar gibi mekanizmaları standik bir yöntemle açıklaması, bu sorunların ciddiyetini bir kez daha gözler önüne seriyor. Ayrıca, beyin kimyasallarının zamanla azalmasının da zihnin işlevselliği üzerinde patolojik etkiler yarattığını da belirtti. Yaşlanma ile birlikte sinir hücreleri arasındaki iletişimi sağlayan miyelin kılıfının kaybı ve dopamin ile serotonin seviyelerindeki düşüş, yaşlı bireylerde karşılaşılan diğer zihinsel sorunlar arasındadır. Öne çıkan noktalar arasında beyin sağlığını korumak için düşünülen beslenme seçenekleri de bulunmaktadır. Doç. Dr. Dikici, besinlerin beyin üzerindeki etkilerini ele alarak, omega-3 yağ asitleri bakımından zengin balık ve yeşil yapraklı sebzelerin, beyin sağlığı üzerindeki olumlu etkilerine dikkat çekiyor. Ayrıca, bitter çikolata gibi bazı unsurların stresle başa çıkmaya katkı sağladığını vurgulamakta, bu durum bile kendisiyle ilgili besinlerin önemini arttırıyor. Sonuç olarak, Doç. Dr. Dikici’nin bu konudaki throwback niteliğinde ki yaklaşımı, hem bireylerin zihinsel sağlıklarına dikkat etmesi gerektiği hem de bu konuda toplumsal farkındalığın arttırılması gerektiği fikrini pekiştiriyor. Zira, beyin sağlığına olan dikkat ve farkındalık artırıldıkça, bireylerin yaşam kalitelerinin de yükselmesine katkıda bulunabilir. Yaşanmış olan pek çok insani drama, yeterince bilgi sahibi olunmaması ile ilişkilidir. Toplumda bilinçli bir farkındalık oluşturulması, şüphesiz beyin sağlığını korumak için atılacak ilk adımlardan biridir.