Kaydedilen makaleler

Henüz yer işaretlerinize herhangi bir makale eklemediniz!

Makalelere göz at
Newsletter image

Bültene Abone Olun

Yeni yazılar, haberler ve ipuçları hakkında bildirim alan 10 bin+ kişiye katılın.

Endişelenmeyin, spam göndermiyoruz!

KVKK Uyumluluğu

Web sitemizde en iyi deneyimi yaşamanızı sağlamak için çerezleri kullanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek, Çerez Politikası, Gizlilik Politikası ve Kullanım Koşulları'nı kabul etmiş olursunuz.

Dayanacak gücümüz kalmadı

Koç Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, gündemdeki önemli bir olayı, Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasını temel alarak kaleme aldığı yazısında siyasî ve ekonomik bağlamda değerlendirmekte. 19 Mart tarihinde meydana gelen bu olay, Türkiye'nin mevcut ekonomik durumunu derinlemesine etkileyen bir dönüşüm noktası olarak öne çıkıyor. Demiralp, bu sürecin yıl sonu enflasyon beklentilerini kötüleştirdiğine ve Türkiye'nin ikinci acı reçete sürecine sürüklendiğine dikkat çekiyor. Merkez Bankası, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasından sonra faiz koridorunun üst bandını 350 baz puan artırarak, yine 17 Nisan'daki toplantısında politika faizini 3 puan artırmak suretiyle, düşürülen faiz döngüsüne ara verdi. Burada dikkat çeken nokta, siyasî tansiyonun ve gerginliğin ekonomik etkilerinin beklenenden daha kalıcı olacağına yönelik öngörülerdir. Demiralp, ayrıca hane halkı enflasyon beklenti anketinin sonuçlarını da paylaşarak, Türk halkının tasarruf alışkanlıklarındaki değişikliği vurgulamış. Geleneksel olarak altın, en popüler tasarruf aracıyken, Nisan ayında döviz seçeneğine olan ilginin %13 oranında arttığına dikkat çekti. Bu durum, vatandaşların dövize yönelmesinin temel nedenlerinden birinin ekonomik belirsizlik olduğunu gösteriyor. Son olarak, İstanbul Belediyesi’ne yönelik tutuklama hareketinin ekonomik piyasalar üzerindeki etkileri de göz ardı edilemez. Faiz oranlarının %49’a çıkmasına rağmen rezervlerin erime devam etmesi, krizleşen ekonominin bir yansıması olarak görülmektedir. İkinci tutuklama dalgasının getirdiği siyasi gerginlik piyasalarda tedirginliğe yol açmakta ve yatırımcılar, siyasi gelişmelerin ekonomiye olan etkilerini gözlemlerken, Merkez Bankası'nın bir olağanüstü toplantı yaparak, faizleri yeniden artırma ihtimalinin doğduğuna dair endişeler taşımaktadır. Bu durumu mevcut iktidarın ekonomik ve siyasî stratejileri çerçevesinde değerlendirdiğimizde, görünen o ki Türkiye’nin geleceği oldukça belirsiz ve endişelidir. Ekonomik hapishane diyebileceğimiz bu ortamda yurttaşların yaşam standartlarının daha da kötüleşmesi kaçınılmaz olacaktır. Prof. Demiralp’in bu yazısı, durumu çarpıcı bir şekilde özetliyor; "Dayanacak gücümüz kalmadı" ifadesi, sadece ekonomik durumu değil, aynı zamanda siyasî iktidarın halk üzerindeki olumsuz etkisini de gözler önüne seriyor.

Tarafsızlık Analizi

Tarafsızlık Puanı:
75/100
Tarafsız Taraflı
Bu haber 14 farklı kaynaktan analiz edilmiştir.
Tarafsızlık Değerlendirmesi: Haberin taraflılık puanı oldukça yüksek, çünkü yazı genel olarak hükümetin ekonomik politikalarını eleştirirken, karşıt görüşlere yeterince yer vermemekte ve olayları tek bir perspektiften değerlendirmektedir. Bu bakış açısı, siyasi durum ve iktidarın tutumunu oldukça olumsuz olarak yansıtırken, haberin kaynağı olan Demiralp'ın uzmanlığının avantajı kullanılmakta ancak tarafsız bir analiz sunulmamaktadır.

Bu Makale Hakkında Önemli Sorular

Düşün ve Değerlendir

Bu konuyla ilgili: