Kaydedilen makaleler

Henüz yer işaretlerinize herhangi bir makale eklemediniz!

Makalelere göz at
Newsletter image

Bültene Abone Olun

Yeni yazılar, haberler ve ipuçları hakkında bildirim alan 10 bin+ kişiye katılın.

Endişelenmeyin, spam göndermiyoruz!

KVKK Uyumluluğu

Web sitemizde en iyi deneyimi yaşamanızı sağlamak için çerezleri kullanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek, Çerez Politikası, Gizlilik Politikası ve Kullanım Koşulları'nı kabul etmiş olursunuz.

Hürmüz Boğazı'ndaki Güvenlik Endişeleri, Petrol Maliyetlerini Ateşledi

İsrail ile İran Arasındaki Çatışmalar, Hürmüz Boğazı’nda Güvenlik Kaygılarını Artırıyor

İsrail'in İran'a yönelik askeri saldırılarının ardından ortaya çıkan gerilim, Hürmüz Boğazı'ndaki güvenlik endişelerini derinleştirirken, petrol taşımacılığı maliyetlerinde büyük artışlar yaşandı. Bu stratejik geçit, Orta Doğu’nun petrol ve sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) üretimini dünya pazarlarına bağlayarak kritik bir rol üstleniyor. Hürmüz Boğazı, deniz yoluyla taşınan ham petrolün yaklaşık üçte birinin sevk edildiği noktadır ve burada günlük yaklaşık 20 milyon varil petrol taşınmaktadır.

An itibarıyla, Hürmüz Boğazı'ndan çıkan petrol sevkiyatlarının önemli bir bölümü, Asya ülkeleri olan Çin, Hindistan, Japonya ve Güney Kore’ye yönelmekte. Ancak son günlerde bölgedeki gerginlikler nedeniyle tanker operatörleri, Boğaz’a geçişlerde son derece ihtiyatlı davranmaya başladılar. Bu durum, piyasalara yansıyarak gemi erişilebilirliğinin azalmasına neden oldu.

Artan Navlun Maliyetleri

Londra Menkul Kıymetler Borsası'nın (LSEG) verilerine göre, Orta Doğu'dan Çin’e giden rotada çok büyük ham petrol tankerleri için referans navlunlar, yükselişe geçerek %61 artış göstererek 72,4 Worldscale puanına ulaştı. Aynı şekilde, Japonya’ya rafine petrol tedarik eden LR2 tipi tankerlerde navlunlar, %88 artışla 219,76 puana çıkarken, LR1 tipi daha küçük tankerlere ait navlunlar da %54 artışla 223,16 puana yükseldi. Bu durum, yıl başlangıcına kıyasla neredeyse tüm rotalarda %100’ü aşan artışlar anlamına geliyor.

Hürmüz Boğazı’nda Tanker Sayısındaki Düşüş

İran'ın saldırılarının öncesinde 12 Haziran'da Hürmüz Boğazı'ndan geçen tanker sayısı 58 iken, 13 Haziran'da bu sayı 69'a çıkmıştı; fakat sonrasında 15 Haziran’a gelindiğinde 53’e düştüğü gözlemlendi. Bu düşüş, taşımacılık şirketlerinin daha ihtiyatlı davranması sonucunda meydana geldi.

İran’ın Hürmüz Boğazı'nı Kapatma İhtimali

Veri analitik şirketi Kpler’in analizinde, Hürmüz Boğazı'nın İran tarafından kapatılması riskinin düşük olduğu belirtildi. Ancak İran Meclisi Ulusal Güvenlik Komisyonu Üyesi Behnam Saidi'nin, Hürmüz Boğazı'nın kapatılmasının alternatif bir seçenek olduğuna dair açıklamaları, bölgedeki endişeleri artırmakta. Saidi, düşmanların ülkeye tehdit oluşturması halinde İran’ın güçlü yanıt vereceğini de vurguladı.

Petrol Fiyatlarında Ticari Etkiler

Hürmüz Boğazı'nın kapanması durumunda, dünya petrol piyasalarında ciddi etkiler görülmesi ve enerji fiyatlarında büyük yükselişler yaşanması bekleniyor. ABD’nin, Hürmüz Boğazı’nın kapanmasını “kırmızı çizgi” olarak gördüğü ve bu durumda askeri müdahale gerekçesi olarak değerlendirebileceği ifade ediliyor.

Küresel Sigorta Piyasasında Alarm Durumu

İsrail ile İran arasındaki çatışmalar, küresel sigorta piyasalarını da etkisi altına almış durumda. Özellikle deniz ticaretindeki riskler nedeniyle sigorta primlerinin üç katına çıkması, nakliye maliyetlerini daha da artırıyor. Sigortacılar, Hürmüz Boğazı'nı geçmek isteyen gemilerin riskler nedeniyle rota değişiklikleri yapmak durumunda kalabileceğinden endişe duyuyorlar.

Sonuç

Orta Doğu'da devam eden bu çatışmanın, bölgedeki ülkelere ekonomik yansımaları kaçınılmaz görünüyor. Türkiye de bu durumlardan etkilenmekte ve olası senaryolar, bölgesel dengeleri bir kez daha sorgulamaya açıyor. Bu gelişmelerin, özellikle enerji bakanlıkları ve ticaret politikalarında yenilikçi adımları zorunlu hale getirebileceği görülüyor.

Tarafsızlık Analizi

Tarafsızlık Puanı:
40/100
Tarafsız Taraflı
Bu haber  15  farklı kaynaktan analiz edilmiştir.
Tarafsızlık Değerlendirmesi: Haber, tarafsız bir dil kullanarak durumu tarafsız bir şekilde aktarmaktadır, ancak bazı noktalarda İran’ın güvenlik politikaları ve Türkiye'nin konumu hakkında önceki izlenimlerden etkilenebilir. Yine de, genel olarak bilgi sağlama amacı güdülmektedir.

Yorumlar

Bu Makale Hakkında Önemli Sorular

Düşün ve Değerlendir

Bu konuyla ilgili: