İBB Meclisi’nde Gerilim: AK Parti ve MHP Temsilcilerinden Ciddi Eleştiriler

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi'nin nisan ayı toplantıları, İBB Başkanvekili Nuri Aslan'ın başkanlığında gerçekleştirildi. Meclis oturumu sırasında AK Parti Grup Başkanvekili Faruk Gökkuş'un yapmış olduğu konuşma oldukça dikkat çekti. Gökkuş, söz alarak CHP'nin konuşma hakkını sadece kendisine tahsis ettiğini belirtti ve partisinin görüşlerine dair soruların bile cevap bulamadığını ifade etti. Açık bir şekilde CHP'yi eleştirerek, iktidar partisi olarak kendilerinin seslerinin kısıldığına dikkat çekti. Gökkuş'un ifadelerinde yer alan 'mahalle baskısı' ifadesi, özellikle sosyal medyada ve kamuoyunda oldukça ses getirdi. Gökkuş, konuşmasının devamında basın özgürlüğü ile ilgili bir eleştiride bulundu ve destek görmeyen sanatçıların durumuna dikkat çekti. Böylelikle, CHP'nin desteklediği sanatçıların sesinin daha güçlü bir şekilde çıkmasına rağmen farklı düşünenlerin susturulduğu algısını ortaya koydu. Bu bağlamda, Türkiye'deki sanatçılar ve medyanın içinde bulunduğu durum eleştirilerek, toplumda genel anlamda bir 'yandaş medya' algısı öne çıkarıldı. Devletin kanalı TRT üzerinden de eleştiriler yapıldı. MHP Grup Başkanvekili Orkun Ayhan, sosyal medya fenomeni Gökhan Ünver'in yaşadığı linç kampanyasına dikkat çekerek, bunun gereksiz ve samimiyetsiz olduğunu savundu. Ayhan, Ünver’in yalnızca bir sanatsal ifade sergilediğini ve herhangi bir hakaret etmeksizin toplumun gözünde haksız yere hedef alındığını belirtti. Ünver’in yaşadığı sürecin yanı sıra, TRT oyuncusu Aybüke Pusat'ın kadro dışı kalma nedenine de değinildi. Ayhan, Pusat’ın TRT'deki dizisinde boykot çağrısı yapmasının ardından olayın gelişmesini eleştirdi ve bu tür bir durumu ‘faşizan’ olarak nitelendirdi. Teşkilat dizisinin yapımcısı Timur Savcı’nın, Pusat’ın kadro dışı kalmasını açıklarken yaptığı açıklamalar da oldukça dikkat çekiciydi. Savcı, Pusat’a alternatifler sunduklarını fakat onun bu seçenekleri kullanmadığını ifade etti. Genel itibariyle, Pusat’ın psikolojik durumunun yanı sıra, sanatçıların politik duruşlarının ne denli ayrıştırıcı olduğunu bir kez daha ortaya koyuldu. Savcı’nın açıklamaları, TRT’nin tarafsız bir duruş sergilemekte zorlandığını ve politik durumlarla ilgili etkilerden kaçınmaya çalıştığını da gözler önüne serdi. Bu durum, Türkiye'deki medyanın ve sanatın günümüzde karşılaştığı baskıların ve taraflılığın bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Hem Gökkuş hem de Ayhan’ın benzer eleştirileri, politik alanın sanat ve medya üzerindeki etkilerini sorgulamakta bir araç görevi görüyor. Sonuç itibarıyla, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclisi içerisinde yaşanan bu gerilim, yalnızca bir siyasi polemik değil, aynı zamanda Türkiye'deki sosyal tartışmaların önünü açan bir muhalefet örneğini temsil ediyor.