İran ile ABD Arasındaki Nükleer Görüşmelerin İkinci Turu Roma'da Sona Erdi

İran ile ABD arasındaki nükleer müzakerelerin ikinci turu İtalya'nın başkenti Roma'da gerçekleştirildi. Önceki görüşmeler Umman'da yapılmıştı. Bu süreç, dünya genelinde nükleer silahların yayılmasını engelleme çabalarının bir parçası olarak büyük bir öneme sahip. Ancak, bu müzakerelerin karşısında birçok zorluk var; bunlar arasında karşılıklı güven sorunları, ABD'nin nükleer dışı konuları müzakerelere dahil etme isteği ve İran'ın nükleer programının tamamen durdurulmasını talep etmesi yer alıyor. Ayrıca, İsrail'in müzakereleri baltalama arzusu da durumu karmaşık hale getiriyor. İran lideri Ayetullah Ali Hamaney’in politik danışmanı Ali Şemhani, İran’ın görüşmelere sadece teslim olmak amacıyla katılmadığını, dengeli bir anlaşma arayışında olduklarını açıkladı. Şemhani’nin sıraladığı dokuz ilke, müzakerelerin etkinliğini artırmaya yönelik beklentileri içeriyor. Görüşmelerde ikili güvenin sağlanması, yaptırımların kaldırılması ve tehditlerden kaçınılması gibi maddeler ön plana çıkıyor. İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, müzakerelerin yapıcı bir ortamda gerçekleştiğini ve ilerleme kaydedildiğini belirtti. Bu yorumlar, taraflar arasında olumlu bir atmosferin olduğunu gösteriyor. Ancak, Erakçi'nin ifadelerinin arkasında duracak şekilde, fazla iyimser olmamak gerektiği mesajı, sürecin karmaşıklığını gözler önüne seriyor. Görüşmelerin üç aşamalı bir süreç olduğu ve ilki olan dolaylı görüşmelerin Umman'da başladığı, ardından Roma'da devam ettiği belirtiliyor. Erakçi, üçüncü turun 26 Nisan'da tekrar Umman'da yapılacağını açıkladı. ABD'nin 2018 yılında nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekilmesi durumunu göz önünde bulundurursak, bu görüşmelerin başarılı olup olmayacağı hala belirsiz. Genel olarak, müzakerelerin ilerlemesi, her iki taraf için de stratejik bir adım olabilir. Ancak, her iki tarafın da çıkarlarının ve taleplerinin analizi, bu sürecin uzun ve zorlu olacağını göstermekte. Tarihsel olarak, benzer diplomatik süreçler genellikle yavaş ilerler ve birçok beklentiyi karşılayamayabilir. Sonuç olarak, müzakerelerin ilerlemesi için her iki tarafın da yapıcı bir diyalog yürütme isteği önem hafızasına sahip. Ancak, taraflar arasındaki güvenin yeniden tesis edilmesi, ilerlemenin sağlanmasında belirleyici noktadır.