İsrail’in Aşırı Sağcı Bakanı Mescid-i Aksa'ya Baskın Düzenledi
Aşırı sağcı İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in fanatik Yahudi yerleşimcilerle birlikte Mescid-i Aksa’ya gerçekleştirdiği baskın, Filistinli liderler tarafından şiddetle kınandı. Filistin’in önde gelen dini otoritelerinden Şeyh İkrime Sabri, Mescid-i Aksa'nın gündelik ihlallere maruz kaldığını ve süregelen saldırıların Müslümanların kutsal alanlarına yönelik sistematik bir tehdit oluşturduğunu belirtti.
Şeyh Sabri, yaptığı yazılı açıklamada, “Bu ihlaller, yalnızca Filistinlilere değil, tüm insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. İşgal yönetimi, bu provokatif eylemleri ile uluslararası hukuku çiğnemeye devam ediyor,” diyerek tepkisini dile getirdi. Aksa’nın, ‘ilahi bir kararla Müslümanlara ait olduğunu’ vurguladı.
İhlallere Karşı Sessizlik Endişe Verici
Sabri, Mescid-i Aksa’ya yapılan baskınların düzenli olarak gerçekleştirildiğine dikkat çekerek, ibadet edenlerin camiye erişimlerinin engellendiğini, bu durumun ise sivillerin həyatını daha da karmaşık hale getirdiğini ifade etti. “Bu durum, Kudüslülerin hareket alanlarını kısıtlamakta ve camiyi boşaltma güdüsü taşımaktadır,” diyen Sabri, sessizliğin olması gerektiğinden daha büyük tehlikelere yol açabileceği uyarısında bulundu.
Filistin Dışişleri Bakanlığı, Ben-Gvir’in Mescid-i Aksa’ya nasıl baskın düzenlediğini ve aynı zamanda Kudüs'te bir bayrak yürüyüşü sırasında fanatik yerleşimcilerin provokasyonlarına katıldığını sert bir dille kınadı. Bakanlık, bu eylemleri tek taraflı ve kışkırtıcı olarak nitelendirerek, uluslararası toplumun bu duruma çözüm bulmasını talep etti.
Yerleşimciler ve Askeri Destek
Kudüs İslami Vakıflar Dairesi, sabah saatlerinde 1.427 yerleşimcinin, Israil polisi eşliğinde Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlediğini duyurdu. Ayrıca, öğleden sonra bu sayının artacağı yönündeki endişeler dile getirildi.
Şeyh Sabri, “Bu baskınlar, İsrail’in kutsal alanları işgal etme ve yok etme çabalarının bir parçasıdır. Mescid-i Aksa, geçmişte olduğu gibi bugün de kutlü ve sarsılmaz bir değere sahiptir,” ifadelerini kullandı.
Provokasyonlar ve Toplumsal Tepkiler
Bu tür provokatif eylemler, Filistinli muhalefete ve uluslararası gözlemcilere göre, bölgedeki barış çabalarını tehlikeye atmakta ve gerilimleri artırmaktadır. Filistin’in ulusal duruşu, tüm ülkelerdeki birliktelik ve Müslümanların desteği ile dayanışma içinde olmak olarak ifade edilmektedir. Şeyh Sabri, bu iklimde herkesin sorumluluk alması gerektiğini vurguladı.
Sonuç Olarak, Mescid-i Aksa üzerindeki sıkı denetim ve baskı, bölgedeki genel huzuru ciddi şekilde tehdit etmekte ve önümüzdeki günlerde daha büyük çatışmalara zemin hazırlamaktadır. Muhtemel bir gerilim ortamının önüne geçmek için uluslararası toplumdan daha fazla destek ve eylem beklenmektedir.
Tarafsızlık Analizi
Bu Makale Hakkında Önemli Sorular
