Powell, Fed'in politika faizini sabit tutma kararını açıkladı

ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, Fed'in politika faizini %4,25-4,50 aralığında sabit tutma kararını verdi. Bu kararın ardından düzenlenen basın toplantısında Powell, ekonomik belirsizliklerin artmasına rağmen ABD ekonomisinin genel olarak sağlam bir konumda olduğunu vurguladı. İşsizlik oranlarının düşük kaldığını ve iş gücü piyasasının maksimum istihdam seviyesine çok yakın olduğunu belirtirken, enflasyonun da büyük ölçüde düştüğünü dile getirdi. Ancak, uzun vadeli enflasyon hedefinin %2'nin biraz üzerinde seyrettiğini de ekledi. Powell, daha yüksek işsizlik ve enflasyon risklerinin artmış göründüğünü ve para politikasının mevcut duruşunun, potansiyel ekonomik gelişmelere zamanında yanıt vermek için iyi bir konumda olduğunu ifade etti. Gayrisafi Yurt İçi Hasıla'nın (GSYH) ilk çeyrekte gerilemesine işaret eden Powell, bunun işletmelerin olası tarifeler öncesinde ithalat yapmalarından kaynaklanan net ihracat dalgalanmalarını yansıttığını belirtti. Anketlerden elde edilen verilere göre, ekonomik görünümdeki belirsizliğin arttığını ve hanehalkı ile işletmelerin bu durumu yansıtan duyarlılığının keskin bir şekilde düşüş gösterdiğini ifade eden Powell, bunun büyük ölçüde ticaret politikalarının getirdiği endişelerden kaynaklandığını vurguladı. Kısa vadeli enflasyon beklentilerinin de yükseldiği gözlemlenirken, bunun sonucunun nasıl olacağı henüz belirsizliğini koruyor. Powell, tarife artışlarının enflasyona ve ekonomik büyümeye olumsuz etkileri olabileceğine dair uyarılarda bulundu. Bu noktada, enflasyonist etkilerin kısa vadeli olabileceğini, ancak kalıcı olma ihtimalinin de bulunduğunu belirtti. Fed'in uzun vadeli enflasyon beklentilerini sağlam tutma görevi olduğunu ifade eden Powell, mevcut politika duruşunda herhangi bir ayarlama yapmadan önce daha fazla netlik beklemek için iyi bir konumda olduklarını söyleyerek, acele etmemek gerektiğini vurguladı. Powell’ın açıklamalarının arka planında, ABD ekonomisinin koronavirüs sonrası iyileşmesi, ticaret politikalarının belirsizliği ve dünya genelinde devam eden jeopolitik riskler gibi etkenlerin bulunduğu anlaşılıyor. Özellikle ticaret tarifelerine ilişkin belirsizliğin, işletmiş oldukları stratejileri nasıl etkileyeceğine dair sorular neredeyse her basın toplantısında gündeme gelmeye devam ediyor. Bu bağlamda, Powell’ın yaklaşımının, ekonomideki belirsizlikleri yönetirken temkinli bir duruş sergilediği söylenebilir. Ayrıca, Fed’in ekonomik verileri dikkatlice izlemeye devam ederek, durumu değerlendirmeyi tercih etmesi, piyasa katılımcılarına bir mesaj niteliği taşıyor: Ekonominin seyrine göre hareket edecekler. Son olarak, Powell'ın, ABD Başkanı Donald Trump’ın faiz indirimine yönelik çağrılarının kendilerini etkilemediği yönündeki ifadeleri, Fed'in bağımsızlık ilkesini sürdürme çabasını gözler önüne seriyor. Bu, enflasyon hedeflerine ulaşmak adına atılması gereken adımlarda herhangi bir dış etkenden bağımsız kalmayı destekleyen bir söylem olarak değerlendirilebilir.