Sermaye Akımları ve Mevduat Tercihleri: TL Varlıklara Güven Arttı
Yurt içi piyasaların yönü, yerleşiklerin davranışları ve yabancı sermaye akımları açısından yeniden değerlendiriliyor. 2025 yılı Mayıs ayının son haftasına ait veriler, yerli yatırımcıların Türk lirası cinsinden varlıklara olan ilgisinin arttığını, buna karşılık yabancı yatırımların ise sınırlı seviyelerde kaldığını gösteriyor.
Yabancı Girişleri Yetersiz, Kalite Tartışmalı
Devlet iç borçlanma senetlerine (DİBS) 2,5-3 milyar dolarlık yabancı girişinin kaydedildiği tespit edildi. Ancak, bu girişin büyük ölçüde teminat, ödünç ve ters repo gibi ikincil işlemlerden kaynaklandığı, dolayısıyla doğrudan ve kalıcı bir yatırım akışı niteliği taşımadığı belirtiliyor. Hisse senedi tarafında ise kayda değer bir hareket gözlemlenmediği, yabancı ilgisinin ise önceki haftalardaki çıkışların ardından nötr bir seviyede seyrettiği görülüyor.
Eurobond piyasasında çıkış eğilimlerinin sürdüğü rapor edildi; yalnızca bazı şirket tahvillerinde sınırlı bir yabancı alımına rastlandı. Özel sektör tahvillerine ise 200 milyon doların üzerinde bir girişin yapıldığı, bunun ihraç kaynaklı olabileceği ifade ediliyor. Ancak, bu piyasanın küçük hacmi dikkate alındığında, söz konusu girişin dönemsel bir toparlanma sinyali olarak değerlendirildiği düşünülüyor.
Yerli Yatırımcı TL Varlıklara Dönüş Yapıyor
Gerçek ve tüzel kişilerin döviz mevduatlarındaki azalma devam ediyor. Bireysel yatırımcıların dövizden Türk lirasına yöneldiği ve döviz satışlarının sürdüğü gözlemlenmekte. Bu eğilim son dört haftadır sürekli olarak devam ediyor ve TL'ye olan güvenin artmakta olduğu anlaşılmakta. TL vadeli mevduatlarda 25 milyar TL’lik bir artış kaydedilirken, bu artışın büyük kısmının gerçek kişilerden kaynaklandığı belirtiliyor.
Kur korumalı mevduatın payı kademeli olarak azalmakta ve toplam bankacılık sistemindeki TL mevduat oranı yaklaşık %58,5 seviyesinde sabitlenmiş durumda. Bu durum, bireysel yatırımcıların TL varlıklara olan ilgisinin sürdüğünü göstermektedir.
Tahvil Piyasasında Emeklilik Fonları Başrolde
Devlet tahvillerine yönelik yerli alımların arttığı görülmekte; emeklilik fonlarının bu süreçte lider rol üstlendiği rapor ediliyor. Son veriler, hane halkının istikrarlı bir şekilde devlet tahvili alımında bulunarak, Şubat ayından bu yana 110 milyar TL'yi aşan bir birikim sağladığını gösteriyor. Bu durum, yerli tasarruf sahiplerinin risksiz ve sabit getirili enstrümanlara yönelme eğiliminde olduğunu düşündürmektedir.
Özel sektör tahvillerinde de benzer bir ilginin gözlemlendiği, yerleşik yatırımcıların bu araçlara olan ilgisinin arttığı tespit edilmiştir. Eurobond alımlarında ise bu hafta şirketlerin daha aktif olduğu ve önceki dönemde daha çok yatırım fonlarının dominasyonunda olan piyasanın ağırlığının değiştiği fark edilmiştir.
Fon Akımlarında Para Piyasası Fonları Öne Çıkıyor
Yatırım fonlarına toplamda 39 milyar TL’lik bir giriş yaşandığı ve bu girişin neredeyse tamamen para piyasası fonlarından sağlandığı tespit edilmiştir. Döviz fonlarındaki önceki haftalarda yaşanan girişin ardından bu hafta sınırlı bir çıkış gözlemlenmiştir. Borçlanma araçları ve hisse senedi fonlarında ise genel bir çıkış yaşandığı söylenmektedir.
Rezervlerde Kademeli Toparlanma Sürüyor
Brüt rezervlerde, 19 Mart-28 Mayıs arasındaki süreçte 21 milyar dolarlık bir düşüş gözlemlenmiştir. Ancak, 28 Nisan'dan itibaren başlayan toparlanma ile birlikte brüt rezervlerin 154 milyar dolara kadar yükseldiği görülmektedir. Swap ve altın fiyatları etkisinden arındırılmış net rezervlerin 41 milyar doları aştığı ve kamu döviz mevduatı eklendiğinde bu rakamın 45 milyar doları geçtiği hesaplanmaktadır. Swap hariç net rezerv ise 21,5 milyar dolar civarına ulaştığı bildirilmektedir. Bu seviyelerin, Aralık ayında başlatılan faiz indirimlerinin öncesinde ulaşılan rezerv seviyelerine yaklaştığı değerlendirilmiştir.
Tarafsızlık Analizi
Bu Makale Hakkında Önemli Sorular
