Yüksek Faiz Ortamı İş İnsanlarını Yatırımdan Uzaklaştırıyor

AK Parti Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekci, EKONOMİ dergisine verdiği röportajda, Türkiye ekonomisinin mevcut durumunu ve enflasyon sorununu ele aldı. Zeybekci, yüksek faiz oranlarının yatırımcıları olumsuz etkilediğini belirterek, faizlerin %30'un altına düşmemesi durumunda iş insanlarının üretime yönelmekte zorlanacağını ifade etti. Zeybekci’ye göre, faizin bu kadar yüksek olması durumunda iş insanları, paralarını yatırım yerine faize yatırmayı tercih ediyor. Bu durum, ticaretin canlanmasını engelleyerek talebin arzını yaratmasını da olumsuz etkiliyor. Zeybekci, enflasyonun temel kaynağının üretim ve arz eksikliği olduğunu vurguladı. Türkiye’deki yüksek enflasyonun aşılması için öncelikle arzın artırılması gerektiğini savunan Zeybekci, gıda ve konut sektörlerinde büyük ölçekli seferberliklerin başlatılması gerektiğini önerecek kadar ileri gitti. Kendisi, enflasyonla gerçek bir mücadele yapabilmek için sadece arz artırma stratejilerinin uygulanması gerektiğinin altını çizdi. Ayrıca, son 1,5 yıl içinde uygulanan parasal sıkılaştırma politikalarının başlangıçta doğru adımlar olduğunu, ancak sürdürülebilirlik için daha fazla arz artırıcı girişimlerin şart olduğunu belirtti. Zeybekci, Türkiye'de kayıt dışı ekonominin %50'yi aştığını iddia ederek, vergilendirme ve kayıtlı ekonominin desteklenmesi konularında da endişelerini paylaştı. Demokrasi üzerine de düşüncelerini aktaran Zeybekci, devlet, hukuk ve halk arasında bağımsız ve eşit bir denetim mekanizması olması gerektiğini dile getirdi. Ayrıca, refah artışının para dağıtılarak sağlanamayacağını, bunun enflasyonu körükleyeceğini ifade etti. Son olarak, Zeybekci ve TÜSİAD arasındaki ilişkilere dair, ideolojik farklılıkların bir önemi olmadığını, önemli olanın vatanla barışık bir ilişki olduğunu belirterek, birleştirici mesajlar verdi. Zeybekci'nin bu açıklamaları, ekonominin geleceği üzerine tartışmaları yeniden alevlendirecek kadar etkili oldu. Sonuç olarak, Zeybekci’nin açıklamaları, yüksek faiz ortamının Türkiye ekonomisindeki mevcut sorunları daha da derinleştirdiğini ve çözüm için uygun stratejilerin uygulanmasının hayati öneme sahip olduğunu gösteriyor. Ekonomik tedbirlerin sadece parasal politikalarla sınırlı tutulamayacağı, üretim bazlı bir büyüme hedefinin şart olduğu bir kez daha vurgulandı. Türkiye ekonomisi, bu süreçten çıkabilmek için güçlü bir liderliğe ve etkin politikalara ihtiyaç duymaktadır.