Zehra Kınık'a 4 Yıl 2 Ay Hapis Cezası: 17 Yaşındaki Genç Hayatını Kaybetti

İstanbul'da Üzücü Bir Trafik Kazası

İstanbul’un Beykoz ilçesinde, 9 Temmuz 2024’te meydana gelen trafik kazasında, 17 yaşındaki Batın Barlasçeki hayatını kaybetti. Kazanın faili olan Fatma Zehra Kınık, 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı. İstanbul Anadolu Adliyesi 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya sanık Kınık, polis koruması eşliğinde geldi.

Mahkeme Süreci ve Cezası

Davada savcılık, Kınık için 2 yıldan 15 yıla kadar hapis istemişti. Kınık, 'taksirle bir kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma' suçlamasıyla yargılanıyordu. Mahkeme heyeti, verilen cezanın ertelenmesine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması uygulamasına yer olmadığına karar vererek, Kınık’ın iki yıl süreyle ehliyetine el koydu.

Gözyaşları İçindeki Aile

Hakkında açılan davanın duruşmasında, Batın Barlasçeki'nin annesi Hasret Doğan, sanıktan şikayetçi oldu ve tutuklanmasını talep etti. Ailesinin yaşadığı acıyı dile getirerek, “Ben yarım kaldım. Kendisi inşallah en üst haddeden cezalandırılır,” dedi. Ayrıca, kazada yaralanan diğer sanık Yavuz Selim Öztürk de, kendi suçsuzluğunu öne sürerek Kınık’ın cezalandırılmasını istedi.

Kazanın Detayları

Kaza, Fatma Zehra Kınık’ın 34 FKJ 390 plakalı aracıyla kavşaktan çıkarak Yavuz Selim Öztürk'ün kullandığı motosiklete çarpması sonucu gerçekleşti. Çarpma sonrasında motosiklet sürücüsü ve arkasındaki yolcu Batın Barlasçeki ağır yaralandı. Müdahale edilmesine rağmen genç çocuk, hastanede yaşamını yitirdi. Olayın ardından hazırlanan iddianamede, Kınık’ın kusurlu olduğu belirtildi.

Zehra Kınık Kimdir?

Fatma Zehra Kınık, eğitimini İstanbul Şehir Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nde tamamladıktan sonra Kızılay’da çalıştı. Ailesi ise Malatya’nın Hekimhan ilçesi kökenlidir. Son yıllarda medyada adından sıkça bahsedilen bir isim olan Kınık, babası eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık ile anılmaktadır.

Adalet ve Toplum Üzerindeki Etkisi

Bu dava, sadece bir trafik kazası olarak değil, aynı zamanda toplumda büyük bir yankı uyandırdı. Gençlerin hayatına son veren böyle bir olayın ardından, adaletin tecelli ettiği mesajı hayati bir önem taşıyor. Toplum, adaletin sağlanmasını beklerken, kurbanın yakınlarının acılarını paylaşmak amacıyla mahkeme süreci sıkı takip edildi.