ZİRVEDE TÜRKİYE’nin STRATEJİK ÖNEMİ VURGULANDI

Uluslararası Ekonomi Zirvesi'nde gerçekleştirilen 'AB ve Almanya İlişkilerinde Yeni Dönem: Neden Türkiye?' başlıklı panel, Türkiye'nin uluslararası platformda üstlendiği rolü ve stratejik önemini ele aldı. Panelde konuşan Cumhurbaşkanlığı Yatırım ve Finans Ofisi Başkanı Ahmet Burak Dağlıoğlu, Türkiye'nin son 22 yılda uluslararası şirketler için bölgesel bir üs haline geldiğini vurguladı. Dağlıoğlu'nun ifadesiyle, Türkiye, özellikle genç nüfusuyla iş gücü potansiyeli sunmakta ve bu özelliğiyle Avrupa'nın ekonomisiyle bütünleşme fırsatlarını artırmakta. Özellikle enerji, gıda teknolojileri ve dijital altyapı gibi sektörlerdeki potansiyelinin altında yatan sebeplerin yanı sıra, Türkiye'nin Gümrük Birliği ve serbest ticaret anlaşmaları konuşturan konuşmacılar, Avrupa ile olan ilişkilerdeki fırsatları dikkat çekici şekilde ele aldılar. Almanya'nın eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff'un dile getirdiği gibi, Gümrük Birliği'nin modernizasyonu ve genişletilmesi gerektiği belirtilirken, Türkiye ve Almanya'nın karşılıklı çıkarlarına dayalı ortaklıkların geliştirilmesi gerektiği vurgulandı. Uluslararası doğrudan yatırımların artış gösterdiği belirtilirken, 2025'in ilk iki ayında Türkiye'ye gelen uluslararası doğrudan yatırımın yaklaşık 2 milyar dolara ulaştığı ifade edildi. Bu durum, Türkiye'nin ekonomik büyüklüğünün ve stratejik konumunun dünya genelinde ne denli önemli olduğunu ortaya koydu. Özellikle toptan ticaret, finans ve bilgi teknolojilerindeki yatırım akışları dikkat çekti. Türkiye'nin yıl içerisinde bu alanlarda aldığı yatırımların, sürdürülebilir büyümeye katkı sağlama potansiyeli olduğu uzmanlar tarafından dile getirildi. Zirve, Avrupa'daki yatırımcılarla Türkiye arasındaki kaliteli ve yenilikçi üretim işbirliklerinin de hızlı bir şekilde geliştirilmesi gerektiğini gösterirken, yatırımcılar açısından Türkiye'nin sunduğu fırsatlar yakın gelecekte daha da artış gösterecektir. Türkiye'nin etkili işbirlikleri ile birlikte hem Avrupa'nın hem de Orta Doğu'nun ekonomik dengesini sağlama potansiyeli, bu tür panellerdeki tartışmaların merkezinde yer aldı. Uluslararası alandaki konumunu güçlendirmek isteyen Türkiye, ayrıca hızla değişen dünya ekonomisinde daha dinamik bir rol üstlenmek amacıyla gerekli stratejileri geliştirmelidir.