Ülke genelinde fabrikalar büyük bir hızla otomatikleştiriliyor.

Son yıllarda, Çin'in fabrikalarında otomatikleşme süreci, mühendislerin ve elektrikçilerin robot filolarını yönetmesini ve bakımını yapmasını sağlarken dikkat çekici bir hızla ilerliyor. Bu otomasyon, hem üretim maliyetlerini düşürmekte hem de ürün kalitesini artırmakta. New York Times'ın haberine göre, bu durum Çinli fabrikaların, Başkan Trump'ın yüksek gümrük tarifeleri ile birlikte, ihracat yaptıkları ürünlerin fiyatlarını düşük tutarak ticaret savaşında avantaj sağlamalarını mümkün kılmakta. Otomasyonun hızla yayılması, sadece büyük fabrikalarda değil, aynı zamanda küçük atölyelerde de kendini gösteriyor. Güneydoğu Çin'in Guangzhou şehrindeki küçük bir metal işleme atölyesinde, işveren Elon Li, robotik teknolojiler sayesinde üretimini artırmayı planlıyor. Bu robotlar, işçilerin yerini alırken, aynı zamanda 24 saat kesintisiz çalışabilme kapasitesine sahip. Li’nin fabrika örneğinde olduğu gibi, birçok küçük işletme, otomasyona yatırım yaparak rekabet avantajı elde etmekte. Bu süreç, dönemin yeni iş gücü dinamiklerini de beraberinde getiriyor. Otomasyon sadece üretkenliği artırmakla kalmıyor, aynı zamanda işgücü yapısını da değiştirmekte. İnsan iş gücünün yerini alacak bu yeni teknolojiler, pek çok mesleği tehdit altında bırakıyor. Ancak, otomastonun yanında kalite kontrolü ve hassas işlerde insan faktörünün hala kaçınılmaz olduğu da belirtiliyor. Örneğin, Çin’in başarılı elektrikli otomobil firması Zeekr'de, robotlar tarafından gerçekleştirilen işlemler bulunmasına rağmen, belirli noktada işçilerin varlığı şart. Kısacası, Çin'deki otomasyon süreci, sadece ekonomik bir avantaj sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda sosyal ve iş gücü dinamiklerini köklü bir şekilde değiştiriyor. Üzerinde durulması gereken bir diğer konu ise, bu hızlı dönüşümün yalnızca ekonomik faydalar sağlamaktan öte, insan hayatının çeşitli alanlarını nasıl etkilediği. Otomasyonun artmasıyla insan gücüne olan ihtiyacın azalması, işsizlik oranlarının artmasına ve sosyal huzursuzluklara yol açabilir. Böylelikle, Çin’in otomasyon kampanyasının gelecekte nasıl şekilleneceği ve bu süreçte sosyal adaletin nasıl sağlanacağı, dikkatle takip edilmesi gereken konular arasında yer almakta.